9 Mart 2011 Çarşamba

Pratik zeka buna denir

Para insana neler yaptırır diye bir araştırma yapsak herhalde milyonlarca madde sayabiliriz, abartısız. Fakat, iş hayatında çıkan ''iş başka, arkadaşlık başka'' cümlesini teyit eden genellikle hep kötü anılar çıkmıştır karşımıza... Fakat, bir arkadaş ziyareti için trabzon yoluna tekrar düştüğümde otobüste kulak misafiri olduğum olay gerçekten beni çok güldürdü. Gerçek mi, fıkradan alıntılanıp mı anlatıldı bilmiyorm ama anlatan abimiz konuyu bizzat yaşayan doktor arkadaşından dinlediğini söyledi. Bize sadece okuyup, gülmek düşüyor. :)


İlçenin birinde görevli olan doktor abimiz, muayenesinde hastalara bakarken bazen ücretleri veresiye olarak almak zorunda kalır. Bunun sebebi ise, hem o ilçeli olması hem de gelen hastalarının maddi durumlarının çok iyi olmaması etkenmiş. Gelen hastalar hep ''sonra öderim'' lafını sıkça kullanmaya başlayınca, doktor abimiz avukat bir arkadaşına durumu izah etmiş. Avukat arkadaş da ona öneri olarak şunu iletmiş: ''Sende bu hastaların bilgileri, adresi yok mu? Kes faturalarını, yolla adreslerine posta ile... O zaman mecbur ödemek zorunda kalırlar.'' Bunu uygulayan doktor abimiz, paraların artık hemen olmasa da kısa sürede kasasına yattığını görünce sevinmiş. Fakat bir gün, kendisine de bir posta geldiğini görür. Üstünde de avukat arkadaşının ismi yazar. İçini açtığında ise kendi adına kesilmiş bir fatura görür, açıklamasında da şu yazılıdır: '' Danışmanlık ücreti. '' :)

Sanırım, avukat abimiz kayserili. :) Karadenizli de olabilir ama bu tür para konusunda ki olaylarda hep kayserililerin ismi zikredilir. Güzel ve güncel bir nükte bence... Para ile işi karıştırmamak gerekir. Bugün fikirlerin ne kadar değerli olduğunu da biliyoruz...

Eğlenceli geçen bir yolculuktu, kulak misafiri olmak istemesem de bu tür şeyleri otobüslerde duyabiliyoruz. Yolculuğun nasıl bittiğini bile anlayamadım. :)

Bir sonraki yazı da görüşmek üzere...
Not: Resim temsilidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder